F-1 İMPETİGO
İmpetigo başlıca çocukları etkileyen, oldukça bulaşıcı, sık görülen ve bakteri adı verilen mikroplar tarafından oluşturulan yüzeyel deri enfeksiyonudur. Hastalık genellikle Staphylococcus aureus adı verilen bir bakteri tarafından oluşturulur. Küçük sıyrıklar gibi deri bütünlüğünün bozulduğu durumlarda bakteriler kolaylıkla çoğalır. Sıcak ve nemli havalarda daha sık görülür. Hastalığın ortaya çıkmasını kolaylaştıran faktörler arasında yüksek ısı, fazla nem, kötü hijyen ve deri travmaları yer almaktadır.
F-2 İNFANTİL AKNE
Akne 3-12 aylıkken hatta 18-24 aylıkken ortaya çıkabilir. Neonatal akneden farklı olarak komedonlar ve skar gelişimi, nadiren nodül oluşumu söz konusudur. Erkek bebeklerde daha sıktır. Patogenezinde androjen üretimi suçlanmaktadır. Hiperandrojenizmin diğer bulguları yoksa endokrinolojik incelemeye gerek yoktur. Akneyle karışabilecek durumlar akılda tutulmalı ve ayırıcı tanı yapılmalıdır. Tedavisinde benzoil peroksit ve/veya topikal retinoidler önerilir. Daha şiddetli olgularda oral eritromisin ve çok şiddetli durumlarda oral isotretinoin kullanılabilir.
F-3 VİTİLİGO
Vitiligo, deride pigment kaybından kaynaklanan beyaz alanların görüldüğü, kesin sebebi bilinmeyen bir deri hastalığıdır. En sık yüz, dudak, el, kol, bacak ve genital alanlar olmak üzere vücudun herhangi bir kısmı etkilenebilir. Dünya nüfusunun %1’nde görülür ve erkek, kadın ve tüm ırkları eşit oranda etkiler. Vitiligo; 100 hastada 1 veya 2 kişiyi etkiler; bebeklikten yaşlılığa her yaşta görülebilmekle beraber, hastaların yarısında 20 yaştan önce başlar ve %20 hastada aile hikayesi vardır. Çocukluk döneminde sıklıkla klinik olarak fokal segmental vitiligo alt tipi (sınırlı lokalize pigment kaybı olan yamalar) görülmektedir.
F-4 MOLLUSKUM KONTAGİOZUM
Molluskum kontagiosum sık görülen ve göreceli olarak zararsız bir viral deri enfeksiyonudur. Bulaşıcı bir enfeksiyondur ve başka bir bireyden direkt temas sonucu geçebilir. Çocuklarda ve genç erişkinlerde daha sık görülür, ancak herhangi bir yaşta da ortaya çıkabilir. Döküntüler genellikle 6-18 ay içinde kendiliğinden kaybolurlar. Bazen bu süre daha uzun olabilir. Döküntüler kaybolmadan önce kırmızı ve yangısal bir görünüm alabilirler ve iyileştikten sonra deride küçük çökük izler bırakabilirler. Tedavisinde kriyoterapi, elektrokoter ve küretaj ya da ekstirpasyon yöntemleri kullanılabilir.
F-5 ATOPİK DERMATİT
Atopik egzama (dermatit); deri kuruluğu, döküntü ve kaşıntıyla kendini gösteren, zaman zaman alevlenmelerle ve düzelmelerle seyreden, küçük çocuklarda daha sık görülen tekrarlayıcı bir deri hastalığıdır. Atopik egzamalı bireylerin çoğunun kendisinde veya ilesinde allerjik astım, saman nezlesi gibi alerjik hastalık öyküleri vardır. Aşağıda var olan faktörler hastalığın alevlenmesine neden olabileceği için bu gibi durumlardan uzak kalmak önerilir. Bunlar; deri kuruluğunun artması (uzun süreli ve sıcak banyo gibi nedenler), kaşıma, bakteri ve virüslerle oluşan enfeksiyonlar, emosyonel stres, terleme, ısı ve iklim değişiklikleri, temizleyiciler, sabunlar, deterjanlar, yünlü kıyafetler, örtüler, toz ve bitki polenleri, sigara, bebek ve çocuklarda yumurta, süt, fıstık, soya fasulyesi, balık, buğday alerjileri, hayvan tüyleriyle temastır.
F-6 KONTAKT DERMATİT
Ekzojen kontakt egzama allerjik ve irritan olmak üzere 2 tipdir. Allerjik egzama: deri yüzeyine uygulanan bir ürüne alerjik yanıt sonucu oluşan egzama iken irritan egzama: deri yüzeyine uygulanan bir ürünün deride tahriş etkisi sonucu oluşan egzamadır. Kontakt egzamaya en sık yol açan nedenler irritan egzamada sabun, deterjan vb. kimyasallar iken allerjik egzamada nikel, lateks, kokulu kremler, kozmetilk ürünler ve parfümlerdir. Allerjik kontakt dermatit tanısında kullanılan deri yama testinde (PATCH TEST) sırta 20 kadar farklı allerjen emdirilmiş yapışkanlı flasterle hastanın lezyonsuz sırt bölgesi kapatılarak 48. ve 96. saatlerde derideki kızarıklık, kabarma, sertlik şiddetine bakılarak sonuç negatif (-) ya da +/++/+++/++++ olmak üzere verilir. Bu test öncesinde hastaların sistemik kortizon ve antihistaminik içeren tüm ilaçları en az 10 gün öncesinden kesilmelidir.
F-6 ÜRTİKER
Ürtiker (kurdeşen), ortaya çıkıp kısa sürede kaybolabilen deride kızarıklık, kabarıklık ve kaşıntı ataklarıyla karakterize sık görülen bir hastalıktır. Anjioödem ise derinin daha derinlerinde ortaya çıkıp kabarıklık, şişme, kaşıntı veya yanma-batma hissi şeklinde bulgular veren ürtiker formudur. Sıklıkla göz kapaklarında, dudaklarda ve bazen ağız içinde olmaktadır. Ürtiker ve anjioödemde yakınmaların sebebi derideki alerji hücrelerinden (mast hücreleri) histamin salınımıdır. Egzersiz, deriye basınç uygulaması, soğuk gibi fiziksel faktörler, yiyecekler, ilaçlar ve enfeksiyonlar bu hücreleri uyarabilir. Pediatrik olgularda sıklıkla gıda allerjilerine sekonder akut ürtiker klinik tablosu görülmektedir.