Anasayfa GEBELİK VE DERMATOLOJİ

GEBELİK VE DERMATOLOJİ

G-1 MELASMA

Melasma; deride güneş gören bölgelerde sonradan ortaya çıkan, kahverengi lekeler şeklinde kendini gösteren bir cilt hastalığıdır. Gebelikle oluşana kloasma adı verilir. Genellikle yüzün iki tarafı da etkilenir. En sık yanaklar, burun, alın ve dudak üstünde görülür. Açık tenli kişilerde tedavi bazen lekeleri tamamen ortadan kaldırabilir ancak tekrarlama olasılığı vardır. Koyu tenli kişiler daha az oranda tamamen tedavi olabilirler ve lekelerin tekrarlama olasılığı daha fazladır. Açık tenli kişilerde sonuçlar haftalar içinde ortaya çıkarken, koyu tenli kişilerde aylarca tedavi gerekebilir. Güneşten korunma tedavinin temelidir. Bunun yanısıra cildinize ve lekenize uygun olan leke kremleri (Hidrokinon, tretinoin ve kortikosteroid kombinasyonu, azelaik asit, kojik asit içeren ürünler) kimyasal soyucular, lazer tedavilerinden bir ya da birkaçı tedavide kullanılabilmektedir.

G-2 PİGMENTASYON

Hamilelik sırasında neredeyse tüm kadınlarda farklı şekillerde de olsa ciltte renk değişikliği ve lekelenme görülür. Bu durum esmer tenli kişilerde daha yoğun olarak oluşur. Hamilelikte artan hormonların deriye rengini veren “melanosit” denilen hücreleri uyarması sonucu ortaya çıkar. Hamileliğin erken dönemlerinde başlar, giderek artar ve genel olarak doğum sonrası büyük oranda azalır veya tamamen kaybolur. Meme ucu ile çevresi, koltuk altı ve genital bölgede kahverengileşme en sık izlenen değişikliklerdir. Daha önceden var olan yara izleri ve benlerin renkleri de koyulaşabilir. Göbek deliği hizasından karnın alt bölgelerine doğru uzanan ve “linea nigra” adı verilen kahverengi bir çizgi oluşabilir. Genital bölgenin gebelik sonrası lekelenmesinde “Dermamelan intimate” adı verilen özel leke açıcı enzimatik peeling sistemi hastanemizde uygulanmaktadır. Bu yöntem genital, perine, perianal bölge, bikini bölgesi, uyluk iç yüzleri ve kasıklardaki leke problemleri için özel olarak üretilmiş profesyonel bir depigmentasyon yöntemidir. Dermamelan intimate deride bulunan melanin miktarını azaltarak pigmentasyonu baskılayan etkin bir enzimatik peeling yöntemidir ve etkisini ciltte leke oluşumunu tetikleyen mekanizmayı baskılayarak yapar. Bu tedavinin asıl etkisi, deri renginin belli bölgelerde koyu bir renge dönüşmesine sebep olan mekanizmanın içinde aktif rol oynayan ‘tirozinaz’ adlı bir enzimin baskılanması ile olur. Bu enzimin baskılanması sonucu derideki melanin oluşumu azalarak, cildin koyulaşmış bölümlerinin rengi açılır. Bu tedavi her türlü cilt tipine, her mevsim uygulanabilir. Ciltte yara oluşturmaz, iyileşme süreci yoktur.

G-3 GEBELİK DERMATOZLARI VE KAŞINTI

Hamilelikte sık görülen kaşıntı, fizyolojik bir olay olabileceği gibi, hamilelik dönemine özel cilt hastalıklarının bir bulgusu (gebelik dermatozu) veya atopi, demir eksikliği, böbrek, karaciğer, tiroid bezi hastalıkları veya bazı kanserlerin belirtisi olarak da ortaya çıkabilir. Kaşıntısı olan hamile kadınların %20’sinde ise sebep bulunamaz. Fizyolojik kaşıntı sıklıkla karında ve hamileliğin son aylarında, yani cildin en fazla gerildiği dönemde görülür. Bazen saçlı deri veya genital bölgede de oluşabilir. Kaşıntı şikayeti olan anne adaylarının mutlaka bir dermatolog tarafından değerlendirilmesi ve kaşıntının sebebinin araştırılması gerekir. Gebelerde özellikle 3.trimesterde doğuma yakın dönemde karın, kalça ve basen bölgelerinde görülen gebelik çatlakları boyunca kurdeşen benzeri kaşıntılı kızarık kabamalar gebelik kurdeşeni ya da ürtikeri olarak adlandırılır. Erken doğum riski çok düşük olan bu durumda anne ve bebek sağlığı açısından ciddi bir risk oluşmaz. Ancak hadise anne ve babadan bebeğe aktarılan antijenlerin uyuşmazlığı neticesinde gelişen bir aşırı duyarlılıktan ibaret olduğundan diğer gebeliklerde tekrarlama riski taşır. Topikal kortizonlu kremler ve gebeliğe uygun setrizin ya da difenhidramin gibi bazı özel antihistaminiklerin dışında bazı şiddetli olgularda kısa süreli sistemik steroid (kortizon) tedavisi gerekebilmektedir.